Doğal yaşlanma süreci ile özellikle 50 yaşından sonra yaşlı organların vücutları çeşitli şekillerde ve derecelerde yaşlanmaya başlar. Koklear baziler zar, işitme hücreleri ve işitme sinirleri yaşlanmaya ve körelmeye başlar. 65-75 yaş arasındaki yaşlılarda işitme kaybı görülme oranı %60'a kadar çıkabilmektedir. Yaşlılıkta işitme kaybı sadece yaşam kalitelerini değil kişiliklerini de etkiler. Bu nedenle, işitme kaybı sürecini önlemek veya yavaşlatmak yaşlı sağlığının önemli bir parçası haline gelmiştir.
Yaşlılarda işitme kaybının yaygın nedenleri
Pek çok yaşlı, işitme kaybı konusunda kafası karışıktır: kulak enfeksiyonu, travma ve/veya ototoksisite gibi kulak hastalıkları geçmişi yoktur, ancak neden daha genç yaşta işitme kaybı yaşarlar?
Çoğumuz biliriz ki kronik nefrit hastalarına sıklıkla yüksek tansiyon, ödem vb. eşlik eder ve yüksek tansiyon işitme kaybının kritik nedenlerinden biridir. Ek olarak, kronik nefriti olan hastalar sıklıkla furosemid, diüretik asit vb. .
Ayrıca kardiyovasküler ve serebrovasküler hastalıklar da yaşlılarda işitme kaybının önemli nedenlerindendir. İşitme kaybı genellikle damar sertliği, koroner kalp hastalığı ve geçici serebral iskeminin bir belirtisidir. Bir araştırma, presbiakuzi hastalarının %70'inin aterosklerozdan muzdarip olduğunu ve işitme kaybının ciddiyetinin damar sertliği derecesi ile olumlu bir şekilde ilişkili olduğunu göstermektedir.
Yaşlılarda işitme kaybının etkileri
İşitme kaybının genel yaşam kalitesini düşüreceğini biliyoruz. Ayrıca, kişinin kişiliği üzerinde de önemli bir etkisi vardır. İsveç'teki Göteborg Üniversitesi'ndeki psikoloji araştırmacıları, işitme bozukluğu yaşlı insanların yeteneklerinin ve özgüven düzeylerinin düşmesine ve kişilik özelliklerinin düşmanca ve daha az neşeli hale gelmesine neden olabilir.
Araştırmacılar, 80 ila 98 yaşları arasında 400 yaşlı seçti ve onları altı yıl boyunca takip etti. Her iki yılda bir, fiziksel ve zihinsel gelişimleri ve dışadönüklük, samimiyet ve duygusal istikrar gibi belirli kişilik özellikleri açısından değerlendiriliyorlardı. Analiz, bu dönemde duygusal olarak sabit kalan yaşlılar grubu arasında bile, çoğunun yaşlandıkça daha az arkadaş canlısı ve neşeli hale geldiğini gösterdi.
Yaşlılarda işitme kaybı için müdahaleler
Peace of mind
Aşırı ruh hali değişimleri kolayca insan otonom sinir sisteminde bir dengesizliğe yol açabilir, bu da iç kulak iskemisi, ödemi ve diğer fenomenleri indükleyecek veya şiddetlendirerek işitmeye zarar verebilir. Bu nedenle, yaşlılar huzurlu bir zihne sahip olmaya çalışmalıdır.
Gürültü maruziyetini ortadan kaldırın veya azaltın
Gürültülü bir ortamda uzun süre kalınırsa, işitme organları sürekli olarak uyarılır ve bu da kolayca yorgunluğa neden olabilir. Sürekli olarak yüksek seslere maruz kalındığında, işitsel hücreler körelerek işitme bozukluğuna neden olabilir;
Kulaklarınıza keskin veya kirli nesneler koymaktan kaçınarak kulaklarınıza özen gösterin.
Uzmanlar, enfeksiyon ve işitme kaybını önlemek için yaşlıların kulaklarına keskin, karmaşık veya kirli nesneler sokmaması gerektiğine dikkat çekiyor. Nemi veya kulak kirini temizlemek istiyorsanız, en güvenli yol kulak kanallarının girişinde pamuklu çubuk kullanmak veya kulaklarınızı temizlemek için bir doktordan yardım almaktır.
Sigara içmekten ve içmekten kaçının
Aşırı sigara ve alkol de işitme sinirlerine zarar verebilir ve ayrıca anormal kan dolaşımına neden olarak iç kulaklara yetersiz kan gitmesine ve dolayısıyla işitmeyi ciddi şekilde etkilemesine neden olabilir.
Altta yatan kronik hastalıkları aktif olarak tedavi etmek
Hipertansiyon, koroner kalp hastalığı, diyabet, kronik bronşit vb. herhangi bir kronik hastalığı olan kişiler daha dikkatli olmalıdır. Bunun nedeni, altta yatan bu kronik hastalıklardan herhangi birinin tıbbi olarak kontrol altında olmaması durumunda iç kulakların kanlanmasını etkileyerek işitme duyusuna zarar verebilmesidir.
Kulak çevresine masaj yapın
Yaşlılarda işitme kaybı da iç kulaktaki kan dolaşımının zayıflamasıyla alakalıdır. Kulak çevresindeki ilgili akupunktur noktalarına yapılan yerel masaj, iç kulaklara yeterli kan akışını sağlayabilir ve bu nedenle kişinin işitme hassasiyetindeki düşüşleri önleyebilir.